Ahmet Davutoğlu başkanı olduğu Gelecek Partisi logosu ve sloganı ortaya çıktı. Peki Ahmet Davutoğlu'nun partisinin anlamı ne? Gelecek PArtisi logosu ve çınar yaprağı ne anlama geliyor. Çınar Yaprağı ne demek? İşte Gelecek Partisi hakkında bilgiler.
Gelecek Partisi kuruldu! Ahmet Davutoğlu'nun aylar önce duyurduğu Gelecek Partisi resmen kuruldu. Gelecek Partisi logosu Çınar Yaprağı seçildi. Partinin logosu ve sloganı çalıntı söylentileri olsa da anlamı merak ediliyor.
Gelecek Partisi resmi sitesi ne?Gelecek Partisi resmi sitesi açıldı. gelecekpartisi.net adresi partinin resmi sitesi olarak açıklanırken;
Gelecek Partisi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Siyasi Partiler Kanunu ve diğer ilgili tüm yasal mevzuat çerçevesinde, işbu tüzük hükümlerine göre kurulmuş ve faaliyet gösteren siyasi bir kuruluştur.
Gelecek Partisi’nin Genel Merkezi Ankara’dadır.
Gelecek Partisi’nin kısaltılmış adı Gelecek Partisi’dir.
Gelecek Partisi’nin amblemi, Yeşil ve Beyaz renklerden oluşan,
Şeklindeki beş köşeli “Çınar Yaprağı” dır diye duyuruldu.
Gelecek Partisi Kurucular Listesinde kimler var?154 isimden oluşan listede, eski AKP İstanbul İl Başkanı Selim Temurci, yazar Etyen Mahçupyan, 15 Temmuz Darbe Girişimi sırasında hayatını kaybeden Erol Olçok’un eşi Nihal Olçok, gazeteci Hakan Albayrak, Vahdettin İnce, Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir, AKP’den istifa eden Milat Gazetesi Yazarı Bayram Zilan, eski emniyet müdürü Mevlüt Demir, eski AKP’li Prof. Dr. Mustafa Baloğlu, eski YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan gibi isimler yer aldı.
1996 doğumlu Mustafa Cüneyt Topbaş, en genç kuruculardan oldu. En genç kurucu ise Türkiye’yi ilahi okuma yarışmasında temsil eden, 1997 doğumlu Muhammed Mustafa Çakmakçı oldu.
1. Ahmet Davutoğlu
2. Abdülkadir Baykay
3. Abdullah Başçı
4. Abdullah Güzeldülger
5. Abdullar Teber
6. Abdullah Yeşil
7. Adnan Demir
8. Ahmet Akçay
9. Ahmet Altunsoy
10. Ahmet Oğuz Karaoğlu
11. Ali Ahmet Çoktan
12. Ali Akmaz
13. Ali Alper Uzun
14. Ali Aydın
15. Ali İhsan Dilmen
16. Alper Kürşad Giray
17. Alptekin Hocaoğlu
18. Avni Erdemir
19. Aydın Altaç
20. Ayhan Sefer Üstün
21. Aynur Adeviye Erşahin
22. Aynur Algül
23. Ayşe Berrin Sevimli
24. Ayşe Güney
25. Ayşe Övündür
26. Ayşe Serap İnan
27. Ayşe Tülin Dinçelli
28. Bayram Zilan
29. Burçak Başbuğ Erkan
30. Can Cankesen
31. Cemalettin Kani Torun
32. Cesim Gökçe
33. Cihan Öztunç
34. Cuma İçten
35. Dimosthenis Rafaletos
36. Dinçer Türkmen
37. Diyaettin Uçar
38. Doğan Demir
39. Engin Keskinel
40. Engin Meydan
41. Enver Sedat Çakıroğlu
42. Etiyen Mahçupyan
43. Fahri Usta
44. Fatma Aydın Ataş
45. Fatma Şerefoğlu
46. Feramuz Üstün
47. Feridun Bilgin
48. Furkan Aşkın
49. Gizem Satıoğlu Öcmenler
50. Gülnur Özkaya Hayran
51. Güzin Yıldız
52. Habibe Çiftçioğlu Başar
53. Hakan Albayrak
54. Hakan Kobal
55. Hakan Tokaç
56. Halil Kulak
57. Halime Polat
58. Halit Özyurt
59. Hamide Mercan
60. Hasan Hüseyin Bozok
61. Hasan Serdar Bilir
62. Hayrunnisa Nur Kabuk
63. İbrahim Mustafa Turhan
64. İhsan Cafer Elhan
65. İsa Mesih Şahin
66. İsmail Günaçar
67. İzettin Küçük
68. Kemal Şişman
69. Kerim Rota
70. Mehmet Ali Pulcu
71. Mehmet Aşan
72. Mehmet Atilla Maraş
73. Mehmet Behçet Piker
74. Ferhat Esmer
75. Mehmet Fatih Arslan
76. Mehmet Kuğu
77. Mehmet Nuri Görenoğlu
78. Mehmet Sarı
79. Metin Karakaş
80. Mevlüt Demir
81. Muammer Duran
82. Muammer Kibar
83. Muhammed Mustafa Çakmakçı
84. Muharrem Ödemiş
85. Murat Özden
86. Musa Arat
87. Mustafa Asım Karahangil
88. Mustafa Bahadır Kurbanoğlu
89. Mustafa Baloğlu
90. Mustafa Bilici
91. Mustafa Gözel
92. Mustafa Mente
93. Mustafa Nedim Yamalı
94. Mustafa Öztürk
95. Mustafa Tekin
96. Namık Ergün
97. Neslihan Kevser Çevik
98. Nuray Sağıroğlu
99. Ömer Faruk Başaran
100. Ömer Kayani
101. Ömer Ünal
102. Perihan Toğay
103. Raziye Gök Aktaş
104. Recep Şener
105. Recep Varol
106. Rumi Bekiroğlu
107. Sait Şaşmaz
108. Salih Aynural
109. Selahattin Kayaman
110. Selçuk Özdağ
111. Selim Temurci
112. Sema Silkin Ün
113. Seren Yıldız Öztürk
114. Serkan Özcan
115. Serpil Bulut
116. Sevda Yılmaz
117. Seyfettin Bilen
118. Süheyl Erkan Altındağ
119. Şenol Gürşan
120. Şükrü Kırboğa
121. Talha Erol Durmaz
122. Timuçin Oğuz
123. Tuncay Dinç
124. Ufuk Karcı
125. Ülkü Nur Doğancı
126. Ümit Yardım
127. Vahdettin Elbay
128. Vahdettin İnce
129. Veysi Akay
130. Yasemin Dora Kurtkaya
131. Yeşim Karadağ
132. Yusuf Ziya Özcan
133. Zekayi Doğan
134. Zeynep İşçan Çeviker
135. Fevzi Donat
136. Nihal Olçok
137. Hüseyin Memiş
138. Ali Kalınlı
139. Yavuz Değirmenci
140. Fatih Dursunkaya
141. Muhammet Cüneyt Toptaş
142. Nihat İzsiz
143. Orhan Sucu
144. Doğan Koruyucu
145. Nazmi İrak
146. Hasan Taşkın
147. Sadullah Kavak
148. Muhsin Emre Demiröz
149. Haci Mehmet Karataş
150. Ahmet Müfit Cengiz
151. Fidan Strate
152. Ebubekir Yıldırım
153. Mehmet Okçu
154. Mustafa Yeşilyurt
Çınar Yaprağı anlamı ne?Türk tarihinde Kurt, Çınar Ağacı gibi simgeler önemliydi. Türkler’de de kurt kadar önemli başka bir simge çınar ağacıydı. “Ulu ağaç” olarak nitelendirilen çınar evin ağacıdır.
ÇINAR DOĞUMUN TEMSİLCİSİDİRDoğumun temsilcisi olan çınar, yapraklarını geç dökerse kışın geç geleceğini, erken dökerse sert geçeceği inanışı vardı. Hatta çocukları doğduğunda bir çınar ağacı diken aileler, uzun ömürlü olmalarını istedikleri için böyle bir şey yaparlardı.
Osmanlı döneminde ise geçmiş ile geleceği birbirine bağladığına inanılırdı. Çünkü çınarın ömrü çok uzundu ve nesiller boyunca bir mesaj aktarabilirdi.
OSMAN GAZİ'NİN RÜYASINDAKİ ÇINAR AĞACIOsmanlı Devleti’nin kurucusu ve ilk padişahı Osman Gazi’nin Şeyh Edebali’nin evinde gördüğü bir rüya geçmişten beri anlatılan bir olaydır.
Rüyaya göre Osman Gazi rüyasında, vakit sabah ezanına yaklaşmışken, yorgunluk ve uyku da bir hayli bastırmışken, Kur’an elinde, yaslandığı yerde, tatlı bir uykuya daldı Osman Bey. Uyurken bir rüya gördü. Rüyasında kendisi Şeyh Edebali’nin yanında yatıyordu. Edebali’nin göğsünden bir hilal doğdu. Hilal biraz yükseldikten sonra büyüdü, büyüdü ve dolunay haline gelince kendisinin göğsüne girdi. Daha sonra göğsünden bir ağaç bitip büyümeye, yükselmeye başladı. Bir çınar ağacıydı bu. Büyüdükçe yeşerdi, güzelleşti.
Dallarının gölgesiyle bütün dünyayı kapladı, dünyanın her tarafından insanlar gurup gurup gelip bu çınarın gölgesine giriyorlardı, çok mutlu ve neşeliydiler. Ulu çınarın gölgesinde dağlar, dağların dibinde pınarlar gördü. Ağacın yanında ise dört sıra dağlar gördü ki bunlar Kafkas, Atlas, Toros ve Balkanlardı. Ağacın köklerinden Dicle, Fırat, Nil ve Tuna çıkıyordu. Bu nehirde koca koca gemiler yüzüyordu. Tarlalar ekin doluydu. Ağaçlar meyve dolu. Dağların tepeleri ormanlarla örtülüydü. Ruy-i Zemin yemyeşil, asuman masmaviydi.
Vadilerde şehirler vardı. Şehirlerde camiler arz-i didar ediyordu. Bunların hepsinin altın kubbelerinde birer hilal parlıyor, minarelerinde müezzinler ezan okuyorlardı. Ezan sesleri ağaç dallarındaki kuşların cıvıltısına karışıyordu. Bir ara ulu çınarın yaprakları kılıç gibi uzamaya başladı.
Derken bir rüzgâr çıkıp bu yaprakları İstanbul’a doğru çevirdi. Şehir iki denizin ve iki karanın birleştiği yerde iki masmavi firuze ile iki yemyeşil zümrüt arasına oturtulmuş pırıl pırıl bir elmas gibiydi. Sanki bütün dünyayı kuşatan geniş bir ülke gibi halkalanan bir yüzüğün kıymetli taşını andırıyordu İstanbul. Ve nihayet Osman Gazi Han bu yüzüğü parmağına takıyorken uyandı.
Bu olaydan sonra Osman Gazi ve nesli tarihe damga vurdu.