Hakan Günday ve Bir Şahsiyet Meselesi



Son zamanlarda senaryosunu yazdığı Şahsiyet dizisi ve yönetmenliğini Onur Saylak'ın yaptığı, kendi kitabından uyarlanan Daha filmiyle gündemde olan Hakan Günday'ın seçtiğimiz 5 kitabından alıntıları okumadan önce, Günday'ı ve dünyasını biraz tanımaya çalışalım.



Yayın Tarihi: 3.07.2018 12:15:00

Her şeyi "sayfaların arasında ve mürekkebe dökülmüş durumda" diye tanımlıyor Hakan Günday. Karanlık bir yazı biçimine ve anlatımına sahip, Türk Edebiyatı'nın önemli isimlerinden birisi. Onun dünyasında girmek tıpkı yaz sıcağında güneşin altında yatarken karanlık ve dondurucu bir soğukta hapsolmuş gibi hissetmekten ibaret. Bu girişten sonra, güneşe ulaşmak da donmak da şahsi bir mesele oluyor artık.

İnsanın, dünyanın özüne doğru bir yolculuğa sürüklüyor Günday bizi hikayelerinde. Ve bu öz, kaostan ibaret. Yalnızlığımızı ve korkaklığımızı kucaklarken canımızı acıtıyor. Bizi aynalar şehrinde, tüm kirimizle çıplaklığa mahkum ediyor. Ve sonra Günday'ın yolculuğunun başlangıcından, ilk romanından doğru şu sorular geliyor peş peşe: Bu dünya kime ait? Kayra'ya mı inanmalı? Yoksa Kinyas'a mı? Belki de biz bu soruları sorarken çoktan kaybettiğimizi resmileştiriyoruzdur.  Kimine göre de arabeskleşiyoruzdur.

1. Kinyas ve Kayra - 2000 

"Aynaya bakıp kendini tanıyamamak, insanın kendi anılarını bir başkası yaşamış gibi anlatması, dünyanın kendisi dahil üzerindeki hiçbir şeyde kayda değer bir varoluş nedeni bulamamak ve zihnin bedenden binlerce kilometre uzakta olması o kadar korkunç ki!"

2. Malafa - 2005

"Meğer kadın bana telefonda sado olduğunu ve bir mazo aradığını anlatmış, ben anlamamışım. Köyden çıkıp gelmiş oğlan, ne anlar kırbaçtan, kelepçeden? Kadını öyle bir dövmüş ki derhal tutuklamışlar! İşte böyle hikâyelerle doludur benim hayatım."


3. Ziyan - 2009

"Ama et, kurulan hayaller kadar sağlam değildi. En önemliside kurşun geçiriyordu. Ve bunun olmasını kimse istemiyordu. Ama ben de kimseye benzemiyordum."

4. AZ - 2011

"Diyebilirsin ki, bir insanı, fotoğraflarından ve hakkındaki haberlerden ne kadar tanıyabilirsin? Haklısın. Belki de çok az... 
O zaman şöyle demeliyim: Seni az tanıyorum... Az...
Sen de fark ettin mi? Az dediğin, küçücük bir kelime. Sadece A ve Z. 
Sadece iki harf. Ama aralarında koca bir alfabe var."

5. Daha - 2013

"Sadece okuyordum. Kaçırdığım dünya,insanlar ve zaman hakkında okuyordum. Yapabileceğim başka bir şey yoktu. Belki bir de kendimi öldürebilirdim ama ona da zamanım kalmıyordu. Çünkü tam kendimi asacakken uyuyakalıyordum."